Nesrin Yetkin* *Psikiyatri Uzmanı
"Onarım Terapisi (Reperative Therapy)"nin baÅŸlıca savunucusu, 1992 de kurulan NARTH (National Association of Research and Therapy of Homosexuality) ve uzun süredir bu kuruluÅŸun baÅŸkanlığını yürüten Dr. JosephNicolosi dir. Nicolosi nin 1991 de yayınladığı Reperative Therapy of male homosexuality isimli kitap ülkemizde 2008 de Erkek homoseksüeller için onarım terapisi adıyla yayınlandı. Aynı yazarın 1993 de yayınlanmış vaka öyküleri ve 2002 de yayınlanan aile kılavuzu kitapları da vardır.
"Onarım terapisi" uygulayıcıları, erkeklerde normal cinsel yönelimin daima heteroseksüel olduÄŸunu, çocuklukta baba-oÄŸul iliÅŸkisinin uzak ve sorunlu olması nedeniyle erkek kimliÄŸinin geliÅŸemediÄŸini, böylece erkeklerle cinsellik dışı saÄŸlıklı iliÅŸki kurulamadığını, erkeklerle tüm iliÅŸkilerin cinselleÅŸtirildiÄŸini
ve patalojik olarak homoseksüelliÄŸin geliÅŸtiÄŸini ileri sürerler. Kadın eÅŸcinselliÄŸinden ise hiç söz edilmez. Bu terapi için uygun adayların, eÅŸcinsel hislerinden hoÅŸnutsuzluk duyan ve gey yaÅŸam tarzını onaylamayan genellikle genç ve deneyimsiz erkekler olduÄŸunu söylerler. Her bireyin geliÅŸimi kendi hızında ilerler, cinsel yönelimi ne olursa olsun insanlar, cinsel iliÅŸkiye farklı yaÅŸlarda baÅŸlar ve genel yaÅŸamları içinde cinselliÄŸe farklı oranda yer verirler. Onarım terapisi uygulayıcıları, çok sayıda tanımadığı kiÅŸiyle rastgele kısa süreli cinsel iliÅŸki kurmak ve uzun süreli iliÅŸki kuramamak ÅŸeklindeki homofobik mitlere dayalı bir gey yaÅŸam tarzı tanımlayarak, bu tarzı benimsemeyen "gey olmayan homoseksüel"lerin kendi tedavilerinden yararlandığını ileri sürüyorlar.
Cinsel yönelimi heteroseksüel, biseksüel ya da eÅŸcinsel olan insanların farklı cinsel yaÅŸam biçimleri olabilir. Ömür boyu tek bir cinsel eÅŸleri olabileceÄŸi gibi, aynı anda ya da peÅŸi sıra yüzlerce cinsel eÅŸ ile de iliÅŸkileri olabilir. Cinsel yaÅŸam biçimi kiÅŸilerin cinsel yönelimlerine deÄŸil, yaÅŸamları hakkında kendi deÄŸer yargılarına ve koÅŸullarına göre verdikleri kararlara baÄŸlıdır. Her bireyin cinsel yaÅŸam biçimini özgürce seçme hakkı vardır. Ayrıca çok sayıda tek gecelik iliÅŸki kuran ve/veya kurmak isteyen birçok heteroseksüel erkek olduÄŸu gibi, çok uzun yıllar birlikte yaÅŸayan birçok gey çift de vardır.
Öte yandan toplumda yaygın olan homofobi elbette eÅŸcinsel erkekler için de geçerlidir. Daha yaygın olan heteroseksüel yönelim, tek biçim olarak sunulduÄŸu ve dayatıldığı için, geliÅŸmekte olan gençler eÅŸcinsel ilgilerini fark ettiklerinde daha zorlu, aÅŸamalı bir süreç geçirirler. Bu dosyanın ilgili bölümlerinde ayrıntılı anlatıldığı gibi, kendi cinsel kimliÄŸini ve yönelimini fark etmekle kabul etmek arasında yıllar olabilir. Bu sürecin baÅŸlarında bazı eÅŸcinsel erkekler toplumun dışladığı eÅŸcinsellikten kurtulmayı ve tek model olarak dayatılan karşı cinsle iliÅŸki kurabilmeyi isteyebilir. Burada uygun yaklaşım, doÄŸru bilgiler vererek eÅŸcinselliÄŸi normalize etmek, kiÅŸinin kendi cinselliÄŸini kabulüne ve doyumlu bir yaÅŸam geliÅŸtirmesine yardımcı olmaktır. Onarıcı terapinin hedef kitlesinin çoÄŸunlukla bu bocalama dönemindeki her yaÅŸta eÅŸcinsel gençler olduÄŸu görülüyor.
"Onarım terapisi" uygulayıcıları, tedavi olarak, erkek terapist ile iliÅŸkide babayla barıştırmaktan, grup içinde erkeklerle cinsellik içermeyen iletiÅŸim kurularak, erkek kimliÄŸini güçlendirmek ten söz ederler. Sonuç olarak da eÅŸcinsel hislerin silinmediÄŸini bu görüÅŸü savunanlar da kabul eder, hedefleri karşı cinsle iliÅŸki olsa da, cinsellikten uzak bir yaÅŸam kurulmasını desteklerler. Bir bireyin cinsel yönelimini deÄŸiÅŸtirmeye yönelik klinik denemelerin geçerliliÄŸi, etkililiÄŸi ve etik boyutu tartışmalıdır. EÅŸcinselliÄŸin tedavi edilebileceÄŸini iddia ederek tekrar patoloji haline getirme çabalan, bilimsel çalışmalar veya psikiyatrik araÅŸtırmalar tarafından yönlendirilmiÅŸ olmayıp, eÅŸcinsellerin, eÅŸit yurttaÅŸlar olarak, medeni haklarını kazanmasına karşı çıkan politik ve dini güçler tarafından desteklenmektedir. Bu tür terapi giriÅŸimlerinin etkinliÄŸine veya verdiÄŸi zarara dair bilimsel olarak güvenilir çalışma yoktur. Bu konudaki yayınlar, deÄŸiÅŸtiÄŸini iddia eden, deÄŸiÅŸtirmeye dair yapılan çalışmaların kendisine zarar verdiÄŸini iddia eden ve deÄŸiÅŸtiÄŸini iddia edip daha sonra bu iddialarından vazgeçen bireylerin öykülerinden oluÅŸmaktadır. Anatomik cinsiyetimizi, cinsiyet kimliÄŸimizi ve cinsel yönelimimizi istemli olarak seçemeyiz ve deÄŸiÅŸtiremeyiz. Ama istersek cinsel davranışlarımızı deÄŸiÅŸtirebilir ve yok edebiliriz. Cinsel yönelim geçmiÅŸteki veya bugünkü cinsel uygulamalara baÄŸlı bir durum deÄŸildir. YaÅŸam boyu bedensel olarak hiç kimseyle cinsel iliÅŸkisi olmayan bir kiÅŸinin de, cinsel isteÄŸine, fantezi ya da gerçek yaÅŸamda cinsel isteÄŸini uyandıran cinse göre cinsel yönelimi bellidir. Gelecek cinsel yaÅŸamımızda hiçbir cinsel uygulamaya giriÅŸmesek de, bu cinsel yönelimimizin deÄŸiÅŸtiÄŸi anlamına gelmez. Yalnız, cinsel isteklerimizi bastırmaya ve cinsel yaÅŸam biçimimizi deÄŸiÅŸtirmeye kendimizi zorlamakta olduÄŸumuzu gösterir. Ruh saÄŸlığı çalışanlarının uygun ve etik yaklaşımı, kiÅŸilere toplumsal deÄŸer yargılarına göre nasıl yaÅŸamaları gerektiÄŸini dayatmak deÄŸil, bilimsel kabuller doÄŸrultusunda kendini tanıyıp anlamasını saÄŸlamak, yaÅŸamını daha doyumlu hale getirmesinde yardımcı olmaktır. Bir erkeÄŸin kendi isteÄŸi ile de olsa, cinsel istek ve davranışlarını bastırmaya zorlanması birçok psikolojik soruna yol açabilir. EÅŸcinsel bir erkeÄŸin karşı cinsle iliÅŸki kurması ise, sadece kendisinin deÄŸil, bu iliÅŸkinin öteki kiÅŸisi olan, sıklıkla da durumdan haberdar olmayan heteroseksüel kadının da yaÅŸamında birçok sorun yaratmaya aday
Amerikan Psikiyatri DerneÄŸi (APA), 1998 de, eÅŸcinselliÄŸin bir akıl hastalığı olduÄŸu varsayımına ve eÅŸcinsel yönelimin deÄŸiÅŸmesi gerektiÄŸi görüÅŸüne dayalı "reparative terapi" gibi tedavilere karşı çıktığına dair bir bildirge yayımladı. Burada 1973 teki eÅŸcinselliÄŸin tanı konulabilir bir akıl hastalığı olmadığına dair görüÅŸünü yineledi. EÅŸcinselliÄŸi "düzeltmeye" yönelik giriÅŸimlerin, bilimsel geçerliliÄŸi kuÅŸkulu geliÅŸim kuramlarını temel aldığını ve 40 yılda,"onarım terapisi" uygulayıcılarının bu iddialarını kanıtlayan hiçbir bilimsel araÅŸtırma sunamadığını ilan ederek, etik açıdan "Primum non nocere" / "önce zarar verme" temel tıbbi ilkesinin göz önünde bulundurulmasını ve bireylerin cinsel yönelimini deÄŸiÅŸtirmeye çalışmaktan kaçınılmasını tavsiye etti. Benzer ÅŸekilde, 2009 da Amerikan Psikoloji DerneÄŸi (APA), 1960- 2007 yılları arasında Ä°ngilizce yayınlanan makaleleri tarayarak hazırlanan Cinsel Yönelime Dair Uygun Teropatik Yanıtlar Çalışma Grubu Raporu na dayanarak, üyelerinden hastalarını cinsel yönelimlerini deÄŸiÅŸtirmeye çalışmadan, kabullenme, destek, spesifik bir kimlik empoze etmeksizin kimlik keÅŸfi ve geliÅŸimi içeren terapilerle desteklemelerini istedi.
2001 yılında reparatif terapilerin cinsel yönelimin deÄŸiÅŸtirilmesinde baÅŸarılı olduÄŸunu yayınlayan Robert Spitzer, Nisan 2012 de, on yıl önce araÅŸtırmanın verilerini tamamen yanlış yorumladıklarını açıkladı ve bu terapilere katılan, burada zamanını ve parasını harcayan ya da ruhsal zarar gören bütün eÅŸcinsellere bir özür borçlu olduÄŸunu belirtti.
EÅŸcinsellik için dönüÅŸüm/deÄŸiÅŸim/ onarım/ düzeltme kavramlarının bilimsel ortamlarda deÄŸil, medyada bile gündeme gelmesi, eÅŸcinselliklerini fark edip henüz kabul etmemiÅŸ bireyler gibi, cinsellik konusuyla çok ilgili olmayan ruh saÄŸlığı çalışanlarının da kafasını karıştırabilir. Homofobinin her kesimde yaygın olduÄŸu ülkemizde bu tip tedavi giriÅŸimlerinde bulunanlar olması da, hem psikiyatrist ve psikologların, hem de eÅŸcinsel bireylerin ve ailelerinin kafa karışıklığını arttırma tehlikesi taşımaktadır. Bu alanda çalışan tüm STK larının bunlardan haberdar olması ve karşı durması önemlidir. Uzun vadede toplumun, kısa vadede topluma yaygın olarak mesaj verdikleri için ruh saÄŸlığı çalışanlarının ve medya üyelerinin homofobi karşıtı eÄŸitimlerinin yaygınlaÅŸtırılması giderek daha da önem kazanmaktadır.
Kaynaklar:
1. Nicolosi, J. (1991), Reparative Therapy of Male Homosexuality: A Nev Clinical Approach Northvale, NJ: Aronson.
2. Nicolosi, J. (2008) Erkek homoseksüeller için Onarım Terapisi,Kaknüs yayınları.Ä°stanbul
3. National Association for Research and Treatment of Homosexuality, (1999). American Counseling Association Passes Resolution to Oppose Reparative Therapy. NARTH Website (http://www.narth.com docsacaresolution.html)http://www.psych.org/Departments/EDU/Library/APAOfficialDocumentsandRelated PositionStatements 200001 a.aspx
4. Report of the American Psychological Association Task Force on Appropriate Therapeutic Responses to Sexual Orientation. e AÄŸustos 2009. (http://www.apa.org/pi/lgbc/publications/therapeutic-response.pdf )
5. Spitzer RL (2012) Spitzer reassesses his 2003 study of reparative therapy of homosexuality Arch Se Behav 41:757.
CETAD (Cinsel Eğitim Tedavi Araştırma Derneği)
Uzm.Dr. Sevilay ZORLU
Psikiyatrist & Psikoterapist
CETAD Antalya Bölge Temsilcisi
www.antalyaterapipsikiyatri.com
ÅžirinyalıMh. Ä°smet GökÅŸen Cad.
1528 S. Åžahbaz Apt. K:2 D:5
0 (242) 316 98 99
0 532 747 04 45